Telekomünikasyon Nedir?

Telekomünikasyon, varlığını değişen teknolojinin gelişimiyle birlikte günümüzde daha da fazla hissettirmeye adım atmıştır. Telekomünikasyon, esasen her türlü metin, sinyal, video yada sesin iletimini sağlar. Bu yüzden data alışverişini elde eden mühim teknolojidir. İletişimin katılımcıları Telekomünikasyonun sağlamış olduğu elektriksel kablolar yada elektromanyetik ışınım yöntemiyle bu data akışını sağlarlar. 

Çağdaş öncesi çağlarda sinyal bayrakları, duman sinyalleri, helyograf benzer biçimde opsiyonlar yazışma süreçlerinde etken olarak kullanılıyordu. 20. yüzyıldan sonrasında telgraf, telefon, radyo, fiber optik benzer biçimde teknolojik gelişmelerTelekomünikasyonun önemini artırmıştır. Bu teknolojilerin temelinde elektromanyetik teknolojilerin görevi kaçınılmazdır. Fizikçi Marconi’nin emek harcamaları, radyo, telefon, tv benzer biçimde buluşlara öncülük etmiştir. Telekomünikasyon; minimum kişinin teknolojiden destek alarak aralarında data alışverişi sağlayabilmesi olarak tanımlanır. Bu aşamada iletişim teknolojisinde kullanılan kanalar ya da sinyal kabloları, bilginin iletimini sağlar. 

Telekomünikasyon oldukça geniş bir kavramdır ve pek oldukca teknolojiyi aynı anda ifade eder. Geçmiş yıllarda insanoğlu iletişimi sağlamak amacıyla güvercinlerden, ıslıklardan, kornalardan yararlanmaya çalışmıştır. Bugünün çağıl dünyasında elektromanyetik dalgalar, oldukça uzun mesafelerde bile başarıya ulaşmış şekilde netice verir. Bugün çoğunlukla kullandığımız telefon, web, fiber teknolojileri Telekomünikasyon için en somut örneklerdir. 

Radyo

İtalya’nın mühim mucitlerinden kabul edilen Marconi, 1901 senesinde radyo dalgalarıyla ilgili bazı mühim gelişmelere ön ayak oldu. Radyo dalgalarını Atlantik Okyanusu’na kadar ulaştırılabileceğini ispatladıktan sonrasında kablosuz iletişimin önünü açmış oldu. Telsiz telgraflar bir bakıma radyonun da başlangıcı olarak kabul ediliyordu. 

1900’lü yılların başlangıcında çeşitli sesler ve müzikler sunulsa da bu tam olarak istenen başarıyı getirmedi. Buna karşın 1.  Dünya Savaşı’nda telsiz kullanımları büyük bir yoğunluk kazanmıştır. Harp bittikten sonrasında ticari anlamda radyo büyük bir başarı elde etti. Hem haberler için hem de eğlence için radyo yaşama büyük bir renk kattı. ABD’de 1930’lu yılların derhal başlangıcında stereo FM yayınları hız kazanmıştır. 

Telgraf ve Telefon

1837 senesinde ticari elektrik telgraflarının ilk örneği oluşturuldu. Bu aygıt yeni bir buluş olarak görülmedi; sadece elektromanyetik mevzusunda coşku verici bir gelişme olarak ele alındı. Transatlantik telgraf kabloları ise 1866 senesinde oluşturuldu. Telefon ise 1876 senesinde A. Bell tarafınca özgür bir emek harcama ortamı içinde buluş edildi. Doğal olarak daha öncesinde bir aygıt üstünden sesin elektrik iletimini üstüne alan ilk aleti A. Meucci oluşturmuştu. Ticari telefona dair ilk hizmet kuruluşları 1878 senesinde Londra’da kuruldu.

Tv

Telekomünikasyon esasen Fransızca kökenli bir kelime olarak dikkat çeker. Yunancada “Tele” uzaklık anlamına gelirken Latinceden gelen “Coommunicare” sözcüğü ise paylaşmak manasına gelir. Telekomünikasyon sözcüğü ilke kez 1904 senesinde E. Estaunie tarafınca kullanılmıştır. 1923 senesinde radyo dalgalarının iyonosfere çarptıktan sonrasında dünyaya döndüğü fark edildi. Daha doğrusu bazı bilim adamlarının bu mevzuda ortaya koymuş oldukları iddia kanıtlanmış oldu. Bu kanıt, deniz aşırı haberleşmenin bir halde önün açmaya başladı. Aynı yıl J. Baird tarafınca tv buluş edildi. Titreyen nokta halindeki görüntüler, bir süre sonrasında düzeltildi. 

Baird ilk başta mekanik diskleri tercih ediyordu; sadece tv üstünde çeşitli emekler yürüten rakipleri elektronik işlemeler üstünde yoğunlaşıyordu. 1930’dan sonrasında ise bir beyaz eşya olarak tüm dünyayla tanışmaya başladı. Pek oldukca Alman 1936 senesindeki olimpiyatları bizzat bu büyülü kutular yardımıyla seyretme şansı buldu.

Bilgisayarlar ve İnternet

1940 senesinde G. Stibitz, ABD’daki karmaşık sayı hesaplayıcısında teletype kullanmayı denedi ve başarıya ulaşmış sonuçlar elde etti. Stibitz, hesaplanan tüm neticeleri başka bir bölgeden aldı. Ana bilgisayar yapılandırması 1970’li senelerde büyük bir popülerlik kazanmıştır. O dönem bazı araştırmacılar merkezi bir ana bilgisayar kullanmadan bildiri göndermenin yollarını araştırmaya koyuldular. Dört düğümlü ağlar, bu araştırmaların sonucunda ortaya çıkmıştır. Bu düğümlerin sayısı 1980’de 200’ün üstüne çıkmıştır. Bu gelişmelerle birlikte ARPANET dünyaya gelen oldu. ARPANET, netin doğması adına öteki ağlarla bir araya getirildi. 

Hem telefon hem de web üstünden evrensel düzeyde yazışma sağlanmasına aracılık eden firmalar Telekomünikasyon dünyasının bir parçasını oluşturur. Firmalar data ve veri akışını sağlamak adına altyapı çalışmalarına hız vermiştir. Uydu firmaları, web sağlayıcı firmalar yada kablosuz operatörler, en mühim gruplar içinde değerlendirilir.

Türkiye’de Telekomünikasyon

Türkiye’de Telekomünikasyon ile ilgili ilk temeller Osmanlı dönemine dek uzanıyor. 1840 senesinde Abdülmecit tarafınca kurulan Postahane-i Amirane, bu anlamda mühim bir gelişme olarak kabul görür. Telgraf Nezareti ise 1855 senesinde kuruldu. Bu iki kurumun birleşmesi 1871 senesine karşılık gelir. İstanbul’da, ilk telefon hizmeti 1881 senesinde denendi. Bu denemede tek telli bir telefondan yararlanıldı. Telefon sistemi ile ilgili sözleşme tam anlamıyla 1911 senesinde American Western Electric şirketiyle imzalandı. Hala etken bir kurum olan PTT 1936 senesinde kuruldu. Telekomünikasyon ile ilgili hizmetler kısa süre içinde ülke geneline yayıldı. 1980 sonrasında hükümet, ulaştırma/iletişim alanına ağrılık vermiştir. Türkiye 1990’lı yıllara gelindiğinde ana hat sayısı bakımından Avrupa’da fazla gelişim gösteren ülkelerden biri olmuştur. 

Yorum yapın