Telefonlarda SAR Değeri Nedir? Nereden Öğrenebiliriz?

Bugün tüm mobil cihazlarda bulunan SAR değerinin ne olduğuna ve bu değerin ne kadar mühim olduğu hakkında konuşacağız. Tüm akıllı telefon ve telefonlar etrafına belli bir oranda ışınım yayar, bu yayılmayı ise SAR kıymeti olarak ifade ederiz. SAR değerinin bunun haricinde tam olarak ne anlama geldiğini ve cihazlarımızın ne kadar

SAR kıymeti yaydığını anlatacağım. Doğrusu bu değerin ne işe yaradığını ve {nasıl} öğrenebileceğimize bakacağız.

Azca ilkin de söylediğim benzer biçimde tüm mobil cihazlarda, şu demek oluyor ki GSM hattı kullandığımız tüm aletler çevresinde belirli bir oranda ışınım yayarlar. Radyo frekansı mantığı ile çalışan mobil cihazların yaymış olduğu ışınım, gelişen teknoloji ile aynı orantıda artar. Lakin tüm mobil cihazlar aynı radyasyonu yaymaz, hepsinin yaymış olduğu değişik derecelerdeki radyoaktif maddelerin oranları SAR kıymeti ile ölçülür.

Bahsettiğimiz bu SAR değerine günümüzde oldukça dikkat etmemiz gerekiyor. {Nasıl} bir akıllı telefon alırken cihazın RAM değerine, işlemcisine, kamerasına, ekranına dikkat ediyorsak artık SAR değerine de aynı oranda dikkat etmemiz gerekiyor. Bunun sebebi ise artık hayatımızın her anında yanımızda taşıdığımız akıllı telefonların bizlere ne kadar ışınım verdiğiniz ve sağlığımızı ne kadar fena etkilediğine bilmemiz gerekiyor. SAR kıymeti ülkeden ülkeye değişebiliyor. Zira bazı ülkeler tarafınca cihazın sar kıymeti değişik oranlarda ölçülebiliyor. Bugün size SAR değerinin ne işe yaradığını, insan vücuduna en ideal SAR kıymeti oranın ne işe yaradığını ve SAR kıymetini {nasıl} öğrenebileceğimizi anlatacağım. İsterseniz yavaştan başlamış olalım.

SAR Kıymeti Nedir?

Bahsettiğimiz bu SAR kıymeti aslen bir kısaltma, uzun hali ise “Specific Absorption Rate“dir. Doğrusu Türkçesi özgül soğurma oranıdır. Radyo frekansı ile çalışan mobil cihazların yaymış olduğu radyasyonun, kullanıcı tarafınca emilme oranını ifade eder. Telefonun durduğu mesafeye bakılırsa maruz kaldığınız ışınım değişim gösterir. Doğrusu telefon çantanızdayken yada telefon ile konuşurken maruz kaldığınız ışınım oranı aynı değildir.

Firmaların kullanıcıya açıklamış olduğu SAR kıymeti, telefonun maksimum güçte iken yaymış olduğu radyasyonun oranıdır. Telefonlar çoğu zaman maksimum güçte çalışmaz. Kullandığımız telefonun baz istasyonu ile içinde ki mesafe ne kadar uzaksa, telefon o denli fazla güç ile çalışır. Doğrusu baz istasyonu telefondan ne kadar uzaksa telefon o denli oldukça güç ile çalışır. Çalmış olduğu güç ise ne kadar artarsa aynı oranda yaymış olduğu ışınım o derecede artar.

SAR Kıymeti {Nasıl} Ölçülür?

Telefonların yaymış olduğu radyasyonu ve onun emilme oranını, şu demek oluyor ki SAR kıymetini düzgüsel bir kullanıcı yada rastgele bir şahıs ölçemez. Bunun için dünya genelinde büyük ve güvenilir bazı kuruluşlar bulunmaktadır. Bu kuruluşlar SAR değerlerini ölçer ve açıklar. Açıklanan bu veriler ise dünya genelinde kabul görülür.

SAR kıymeti ölçen kuruluşlara örnek verecek olursak, ABD Birleşik Devletleri Hükümeti Federal İletişim Komisyonu özetlemek gerekirse FCC, Kanada Hükümeti Endüstri Kuruluşu ve Avrupa Birliği konseyleri bu kuruluşa örnektir. Bu kuruluşlar birbirine benzer bir teknik ile SAR kıymetini ölçerler.

İsterseniz gelin birde kuruluşların ölçümü {nasıl} yaptığına bakalım. Kuruluşlar bu kontrol için insanoğlunun başı ve vücudunun emilim seviyesine eşit olan ve içinde insan ile aynı oranda sıvı bulunduran bir model kurarlar ve bu model üstünden testlerini yaparlar. Bu model, uzun bir süre süresince telefonun maksimum güçte yaymış olduğu radyasyona maruz bırakılır. Modelin içine koyulan ızgara benzeri bir yapı ile modelin emdiği radyasyonu ölçerler. Testler sonucu model yardımıyla elde edilmiş veriler, emilen en yüksek SAR kıymetini gösterir.

En İdeal SAR Kıymeti Kaç Olmalı?

Bu mevzu ile ilgili olarak iki tane değişik kıymet bulunmakta. İki değişik değerlerden bir tanesini ABD Birleşik Devletleri Hükümeti Federal İletişim Komisyonu belirlemiştir. Ötekini ise Avrupa Birliği Konseyi belirlemiştir. ABD Birleşik Devletleri Hükümet Federal İletişim Komisyonu‘nun savunduğu ideal SAR kıymeti 1.60 W/kilo‘tır. Avrupa Birliği Konseyi‘nin savunduğu kıymet ise 2.0 W/kilo‘tır.

Bu iki müessese içinde şu şekilde bir fark var. ABD Birleşik Devletleri Hükümet Federal İletişim Komisyonu 1 gram insan dokusunun emdiği ışınım üstünden ölçüm yaparken, Avrupa Birliği Konseyi ise 10 gram insan dokusunun emdiği ışınım üstünden ölçüm yapılır. Fakat bunlara karşın hiçbir telefon bu oranlardan yüksek bir halde piyasaya sürülmez.

Altını çizerek yeniden söylüyorum, bu sebeple bu kısım mühim. Bahsettiğimiz bu SAR değerleri maksimum güçte iken yayılan radyasyonlar üstünden ölçülüyor. Doğrusu aldığınız telefonun SAR değerine internetten bakmış olduğunuzda ve yüksek bir değere haiz bulunduğunu görseniz bile, daima o oranda ışınım yaymıyor. Fakat bu durumun riski azalttığını söylesek doğru olmaz.

SAR Kıymeti {Nasıl} Öğrenilir?

• İlk olarak bu bağlantıya tıklayarak GSMArena sitesine giriş yapın.
• Peşinden kutusuna haiz olduğunuz yada SAR kıymetini merak ettiğiniz telefonun marka ve model adını yazın.
• Bu işlemleri yaptığınızda karşınıza arattığınız modelin özellikleri çıkacaktır.
• Önünüze çıkan özellikler sayfasından MISC bölümünü bulun.
• MISC kısmına geldiğinizde karşınıza SAR ve SAR EU satırları çıkacaktır.
• Peşinden ABD Birleşik Devletleri Hükümeti Federal İletişim Komisyonu ve Avrupa Birliği Konseyi’nin ölçtüğü SAR değerlerini görmüş olacaksınız

Sitede gördüğünüz SAR, Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Federal İletişim Komisyonu’nun ölçtüğü SAR değeridir. SAR EU ise Avrupa Birliği Konseyi‘nin ölçtüğü SAR değeridir. Head, şu demek oluyor ki cihazın baş bölgesine yaymış olduğu ve emdiğiniz ışınım oranını gösteriyor. Body ise cihazın vücut bölgesine yaymış olduğu ve emdiği ışınım oranını gösteriyor.

Yüksek SAR değerine 24 Saat Maruz Kalmanın Doğrusu tesirleri

• Eğer kalp pili kullanıyorsanız, kalp pillerinde işlev bozuklukları meydana gelebilir.
• Bağışıklık sisteminde bazı bozukluklar yaşanabilir.
• Maruz kalan kişide baş ağrısı ve kendini sersemlemiş benzer biçimde hissetme.
• Kan hücrelerinde görülebilecek ihtimaller içinde bozulmalar.
• İşitme duyularında geçici yada kalıcı bozukluklar görülebilir.
• Hamile olmuş hanımlarda düşük yapma riski artabilir.
• Kulaklarda ısı hissinin oluşması yada değişik oranlarda çınlama olabilir.
• Embriyo gelişme aşamasında iken zarar görme ihtimali.
• Dikkat dağınıklığının yada konsantrasyon bozukluğunun olması.
• Devamlı olarak bitmeyen bir bitkinlik hissinde olması ve devamlı olarak stresli olması.
• Kişinin hafızasında zayıflama ve beyin tümörü riskinin artması.
• Ihtimaller içinde bir kalp rahatsızlığı riskinde artış.
• İnsanın görme yetisinde bir bozukluk yada görüş alanının daralması.

İnsanın, yüksek SAR değerlerinde 24 saat maruz kalması bu benzer biçimde durumların olmasına yada oluşmasına zemin hazırlar. Bahsettiğimiz bu rahatsızlıklar çoğu zaman telefon ile uzun süreler süresince sık sık telefonda konuşan insanlarda görülmekte. Eğer telefonunuzun SAR kıymeti ABD Birleşik Devletleri Hükümeti Federal İletişim Komisyonu yada Avrupa Birliği Konseyi tarafınca belirlenmiş olan oranın üstünde ise ilk 24 saat içinde bile bu rahatsızlıklar başlayabiliyor. Eğer 24 saatten daha uzun bir süre süresince maruz kalırsanız tesirleri daha da artıyor.

Yüksek SAR Değerinin Uzun Vadede Tesiri

• Kan yada beyin bariyerinde yoğun zedelenme riski
• Değişik evrelerde cilt kanseri olma riski.
• Değişik evrelerde beyaz kan hücresi kanseri olma riski.
• Adamların sperm sayılarında tehlikeli oranda azalma riski.
• İnsanın genetik yapılarında tehlikeli oranda bozulma riski.
• Kronik olarak yüksek gerilim riski.

Bahsettiğimiz bu sıhhat problemleri 10 yıl benzer biçimde bir süre süresince yüksek SAR değerlerine maruz kişilerde görülmekte. Fakat biz bu süreyi kısaltsak yanlış olmaz. Zira günümüzde artan telefon kullanımı sebebi ile bir tek kendi telefonumuzdan değil, yanımızda yada etrafımızda bulunan kişilerin telefonundan da sürekli olarak bir radyasyona maruz kalıyoruz.

Yayılan Radyasyondan Korunma Yolları

Bu mevzuda korunmanın en kati yolu telefon kullanımını kısaltmak olur. Bilhassa evlatların telefon, tablet benzer biçimde cihazlara olan erişim sürelerini kısıtlanmalı. Zira bahsettiğimiz bu SAR kıymeti bir tek yetişkinleri kapsamakta. Telefonlardan yayılan radyasyonların çocuklar üstündeki tesiri tam olarak bilinmiyor. Fakat radyasyona maruz kalan evlatların yetişkinlerden oldukça daha çok etkileneceği düşünülüyor.

Dişlerimizde bulunan metal dolgular, iletken maddelerden yapılmış olan gözlükler, kullandığımız küpeler yada piercing’ler telefonlardan yayılan radyasyonun emilim miktarını arttırabilir. Eğer bu biçim takı yada takıları kullanmıyorsanız bile riski azaltmak için telefon ile konuşurken hoparlörden yada bir kulaklık kullanarak konuşun. Şu an için bluetooth kulaklıkların oluşturduğu riskler kuruluşlar tarafınca tespit edilmiş değil.

Bunlar haricinde telefonların yaymış olduğu radyasyonun bir kısmının zorla izin verilmediği yazılan telefon kılıfları satılıyor. Fakat bu kılıfları için ispatlanmış net bir informasyon bulunmamakta. Öteki mühim korunma yollarından birisi ise telefonu kullanmadığımız vakit kendimizden uzak bir yerde tutmak. Bilhassa de gece uyuduğumuz zamanlarda telefonu uzak bir noktaya koymak oldukça mühim.

Bugün sizin için SAR değerinin ne olduğu, SAR değerine {nasıl} bakabileceğimize, {nasıl} korunabileceğimize ve ne tür yan tesirleri olduğuna baktık. Telefonlarımız artık hepimiz için ayrılmaz bir tüm olmuş durumda, fakat en azından kullanmadığımız zamanlarda telefonu uzak bir yere koymak sağlığımız için oldukça mühim.

Bunlar haricinde sakın çakma telefon benzer biçimde merdiven altı üretilen telefon ve cihazlardan uzak duralım. Zira bu biçim cihazların SAR değerinin ne kadar bulunduğunu bilmiyoruz ve güvenilir olun bu cihazların SAR değerleri inanılmaz derecede yüksek seviyelerdedir. Bu yüzden ne replika telefon kullanın ne de yakınınızdakiler kullandırtın. Sonraki yazımda görüşmek suretiyle.